6 Aralık 2012 Perşembe

Mucize mi ? Galatasaray'ın göbek adı


Bugün hem Galatasaray hem de Türk Futbolu için önemli bir gündü. Galatasaray uzun süredir CL’de başarılı olmak istiyordu ve bunu da başarmak için önünde sadece 90 dakika vardı.

Ancak maçın başlaması ile sanki gruptan çıkmak isteyen Braga, umudunu kesmiş olarak oynayan takım ise Galatasaray’dı. Maçın ilk düdüğü ile beraber Portekiz ekibi yoğun bir presle başladı ve bu da Galatasaray’ın geride oyun kuramamasına ve çıkarken bol pas hatası yapmasına sebep oldu. Üstelik buna da orta sahadaki 4’lünün uyumsuzluğu sonucu orta saha hakimiyetini Braga’nın ele geçmesi ve özellikle Hamit’in yaptığı top kayıpları ile oyun bizim için daha zor bir hal aldı. Bu sırada hoca orta sahada üstünlüğü alabilmek için Elmander’i orta sahaya çekerek 4-1-4-1’e döndü ve bu hamlede nispeten başarılı oldu.

Yavaş yavaş atağa çıkmaya başlayan sarı kırmızılı ekip bu ataklarda çok başarlı olamıyordu. Çünkü,ilerde Burak tek başına kalıyor ve dolayısıyla topu kaybediyordu. Buna da Melo’nun hatası sonucu yediğimiz gol de eklenince ilk yarı hakikaten bizim için çok sıkıntılı bir hal aldı.




İkinci yarı ise Fatih Hoca kendisinden beklediğimizi yaparak teşhisi doğru koydu ve fuleli, hızlı iki isim Amrabat ve Aydın’ı oyuna alarak ilk yarının kötü isimleri Hamit ve Elmander’i oyundan çıkardı ve 4-3-3’e döndü. Bu değişiklik işe yaradı ve Galatasaray oyunun hakimiyetini eline aldı ama bu sırada İngiltere’den gelen gol haberi taraftar bazında büyük bir umutsuzluğa sürüklenmemize yol açtı. Bu sırada soyadı gibi ‘YILMAZ’ olan Burak adeta çölden bir bardak su çıkardı ve durumu 1-1’e getirerek mucizenin ilk adımını attı. Tabi burada bir tebrikte asist sahibi Amrabat’a.

Bu golün ardından risk almaktan çekinmeyen karakteriyle bildiğimiz Fatih Hoca Umut Bulut’u alarak oyunun hakimiyetini tamamen ele almak ve önde yapılacak baskı ile 2. golü bulmayı amaçladı ve İmparator bu hamlesinde de başarılı oldu. Az gol atan ama öz gol atan bir diğer ‘YILMAZ’ Aydın çöldeki su kuyusunu inşaa etti ve mucizenin son adımını atmış oldu.

Yazıyı tamamlamadan önce oyuncu bazında da bir değerlendirme yaparsak Muslera’nın yediği golde yapacak bir şeyi yoktu ve sakat olmasına rağmen mükemmele yakın oynadı.

Eboue yaklaşık 75 dakika iyi oynadı gerek hücumda gerek savunmada ancak son 10-15 dakikada fiziksel bir düşüş yaşadı.

Semih ise bana göre maçın adamıydı. Sıfır hatayla oynadı keza Dany’de gene kendi ritüelindeki bir kaç hatayı yapsada gerçekten kademelere çok başarılı bir şekilde girdi ve oda bugün çok iyiydi.

Riera geçen maçlar arattı, hızlı alan karşısında zorlandı. Melo ilk yarı kötü olsada 2. yarı kendine geldi. Selçuk’un ise formundaki yükseliş devam ediyor. Bu hızla giderse geçen seneki çizgisine çok kısa bir sürede ulaşacak. Emre vasattı, Hamit ise maalesef kötüydü. Keza Elmander’de bugünün kötü isimlerindendi. Amrabat ise ligin aksine bu maçta gerçekten iyi oynadı tabiî ki Aydın’da.

Burak mı ? ‘KRAL’ demem yeterli sanırım.

Sonuç olarak bugün gene bir Galatasaray geleneği yaşandı ve kendine yakışanı yaparak Avrupa’ya kendini tekrar hatırlattı sarı kırmızılı ekip. Bu maç gene bize şunu gösterdiki Fatih Terim gibi bir antrenöre sahip olmak Galatasaray’ın maça 1-0 önde başlamasını sağlıyor.

TEBRİKLER GRANDE, TEBRİKLER GALATASARAY

Günün ilkleri: Galatasaray Şampiyonlar Liginde üst üste 3 maçını kazanan ilk Türk takımı, Fatih Terim Şampiyonlar Liginde takımını 2.tura çıkaran ilk Türk antrenör oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder