GOLÜN ADI : METİN OKTAY

Eskişehir deplasmanında Fenerbahçe’nin 3 puan kaybetmesi Bursa maçını Galatasaray için adeta tamam mı devam mı maçı yapmıştı.Ligin ilk yarısında da böyle fırsatlar yakalamıştı Galatasaray (bkz:Kasımpaşa maçı) ama elinin tersiyle itmişti ve belki de bu maç Galatasaray için son fırsattı.

Galatasaray gerek futbolcu gerekse de taraftar bazında bu maçın önemini bilerek hazırlanmıştı ve maçın başlamasıyla Galatasaray’ın gol olup yağması bir oldu.Galatasaray bir his takımıdır demiş zamanında Baba Gündüz.Gerçekten Galatasaray bir his takımıydı ve özel günlerde hep sıra dışı işler yapmıştı.Bugün de öyle günlerden biri oldu.Taçsız Kral Metin Oktay’ın ruhu sanki Arena’nın üstüne çökmüş ‘’Galatasaray bitti demeden bitmez’’ diye fısıldamıştı sanki sahada ki sarı kırmızılı adamlara.

AŞI BU SEFER TUTACAK MI ?

Geçen sene Galatasaray gene ligin ilk yarısını bu sene ki performansına benzer bir şekilde gelmişti.Ligde biraz ite kaka biraz da Fenerbahçe’nin ve Beşiktaş’ın bol puan kaybı yaşamasıyla 33 puanla lider durumdaydı ve Şampiyonlar Ligi’nde de son 3 maçta topladığı gösterdiği büyük bir performansla da 2.tura çıkmayı başarmıştı. Devre arası transfer döneminde ise rüya gibi bir dönem yaşamamış Sneijder&Drogba transferleri ile takıma ayrı bir hava gelmişti. Bu havanın üzerine Schalke zaferi ve içeride ki Real galibiyeti eklenince ligin 2.yarısına da yenilgiyle başlamasına rağmen Galatasaray yakaladığı hava ile 71 puanla ligi şampiyon olarak tamamladı.Tabi işimizin bu kadar kolay olmasını sağlayan sebeplerden birinin Fenerbahçe’nin çokça puan kaybı yaşaması olduğunu da söylemek gerek.

3'ÜN MUCİZESİ

Özellikle son 3 yıldır hepimizin bildiği ancak bir çözüm üretemediğimiz bir defans sorunumuz olduğu herkesçe malum

Tabi bu sorundaki en önemli iki etken sağ ve sol bek sorunumuz. Eboue'nin performansının süreklilik sorunu ve Eboue'nin yedeğinin devşirme olan Sabri'nin sağ bek alternatiflerimiz olması ve ayrıca özellikle Euro 2008'den sonra her sene daha da azalan bir performansla oynayan Hakan Balta ve gene devşirme bek Riera'ya düşen bir defans sol kanadımız olunca defansta sorun yaşamamak zaten neredeyse imkansız. Ancak biz yıllardır bu sorunu hep stoperde aradık ve son 3 senede 8 tane oyuncuyu oynattık burada (Ujfalusi-Servet-Semih-Gökhan-Dany-Chedjou-Ceyhun-Cris). Ancak dediğim bek sorunlarından dolayı stoperler onların açıklarını kapatmak isterken ortada açık veriyor bu da gol pozisyonuna zemin hazırlıyordu.

3 PUANDAN DA FAZLASI

                                              

Hafta içi iyi bir futbol ile elde edilen Kopenhagen zaferinden sonra ligde de bu formu sürdürmek Galatasaray için büyük bir önem taşıyordu.Yabancı sınırlaması sebebiyle Kopenhagen maçının 2 yıldızı Bruma ve Eboue tribüne çıkmak zorunda kaldı.

İlk düdükle Galatasaray yavaş yavaş oyun karakteri olarak oturtmaya yeniden başladığı ön tarafta pres ile oyuna başladı ve maçın hemen başlarında kontrolü eline aldı. Tabi bunda Kayseri'nin dağınık görüntüsü ve savunma arkasında boşluklar bırakmasının da katkısı oldu. Son haftaların yıldızı Sneijder ile gol perdesini açan Galatasaray uzun süredir özlediğimiz 'Stoper Golü'nü atan Chedjou ile farkı 2'ye çıkardı. İlk yarı tam böyle bitti derken penaltı ve Dany'nin hatasıyla ilk yarı 2-2 bitti ve hafif bir soğuk duş etkisi yarattı.

İSTEYİNCE OLUYORMUŞ

Arena'daki Real hezimetinden sonra bu maç inanılmaz bir önem kazanmıştı. Belki de Galatasaray için ya tamam ya devam maçıydı.Maça yaklaşan her gün basında Beşiktaş övülüyor, yerlere göklere sığdırılamıyor Galatasaray'ın ise uçurumdan düşmesine bir adım kalmış izlenimi oluşturuluyordu.2 sene sonra belki de ilk defa böyle bir ortamda hazırlandı Galatasaray maça.

HİÇ HESAPTA YOKTU

Milli maçlar öncesi Eskişehir'de kötü bir oyunla 2 puan bırakan Galatasaray'ın aradan dönüşü Arena'daki Antalyaspor maçı ile oldu.

Selçuk’un milli takımlarda sakatlanmasından sonra zaten bir kanadı yaralı olan Galatasaray'a Sneijder'in de sakatlanması ve Muslera'nın da dönüş problemi iyice tuz biber oldu.
Bu sebeplerden dolayı pek de alışık olmadığımız bir ilk 11'le çıktı sahaya Galatasaray. Kalede Eray'la başlarken Emre Çolak, Amrabat ve Engin Baytar gibi isimler de ilk 11'de yer aldı. Maça her ne kadar hızlı başlasa da Galatasaray, futbolun acı bir kuralı olan 'Atamayana atarlar' devreye girdi ve Antalya kaleyi bulan 2 şutundan ilkinde golü buldu. Golden sonra takım hafif afallar gibi oldu ama gene oyunda hakimiyeti eline aldı. Ancak Selçuk ve Sneijder olmayınca bir de Engin ve Emre'den istenilen katkı gelmeyince takım pas yapıp organize olmakta çok zorlandı ve bu da hakimiyeti eline alsa da kontrolü eline almasına engel oldu.
İkinci yarıya Fatih Hoca ilk yarı 10 dk. müthiş oynayan ancak ondan sonra tabir-i caizse 'mavi ekran' veren Amrabat yerini Umut'a bıraktı.2.yarının ilk düdüğüyle Galatasaray'ın baskısı başladı hemen daha ilk dakikada önemli bir frikik kazansa da takım 'Frikik Katili' Drogba gene harcadı bu frikiği.

BAZEN 1 PUANDIR ŞAMPİYONU BELİRLEYEN

 Fikstür ilk çekildiğinde ilk 5 haftaya baktığımda ne yalan söyleyeyim en çok korktuğum maç Bursa deplasmanıydı ve dünkü maç da bu korkularımı haklı çıkardı.

 Gerçi Bursa'nın son 1 ayda yaşadığı Vojvodina krizi ve çok kötü oynanan Eskişehir maçı ne yalan söyleyeyim içimde az biraz bir umudun oluşmasını da sağlamadı değil hani.
Galatasaray maça neredeyse Antep maçındaki ilk 11'le başladı. Tek fark maç öncesi sakatlanan Semih yerine Gökhan oldu. İlk düdükle birlikte müthiş tempolu bir maç başladı. Bunun sebebi Galatasaray'dan çok seyirci desteği ile skoru hemen bulmak isteyen Bursaspor'du tabi. Daum'un takıma verdiği gazı da unutmamak lazım tabi.

GÜLE GÜLE ULU JOHAN ELMANDER

Kap'a gönderilen açıklamada Galatasaray'ın İsveçli golcüsü Johan Elmander'in 1 yıllığına İngiltere Premier League ekiplerinden Norwich City'e kiralandığı duyruldu.Kendisine başarılar diliyoruz.Güle güle 'Ulu Johan',seni unutmayacağız !

YABANCI SINIRLAMASI,HAZIRLIK KAMPI,SÜPER KUPA

Uzun süren yazı yazmama orucumu uzun ve kapsamlı bir yazıyla açmanın  zamanı geldi sanırım.İlk konu geçen sezondan beri tartışılan ve belli ki önümüzdeki günlerde de tartışılması kaçınılmaz olan yabancı kontenjanı sorunsalı.Başka bir tabirle '6+0+4 zırvası' da denilebilir tabi.Sözüm ona 'milli takımın kalitesini' arttırma adı altında ne hikmettir ki milli takım antrenörünün bile karşı olduğu bir kural bı 6+0+4 dediğimiz olay.Hala yerli futbolcu kalitesinin arttırılmasında ki en önemli öğenin alt yapı eğitimi olduğunu anlamayan vizyonsuz federasyonumuzun bu ülke futbolunu geliştirmesi bir yana batırmasının bir parçasıdır bana göre bu kural.İlla bi kural konacaksa yabancılarla ilgili ve yerli futbolcu kalitesi de arttırılmak isteniyorsa dersin ki 6 tane 11'de yabancı olacak,kulübene de 2 yabancı koyabilirsin ama o 2 yabancı karşılığı para alırsın alt yapıya harcarsın o parayı.Hem kulüpler istediğini alır hem sen.

FELİPE MELO GALATASARAY'DA

KAP'a gönderilen açıklamada, Juventus Football Club SPA (Juventus) profesyonel futbolcularından Felipe Melo de Carvalho ile 2013-2014 futbol sezonundan başlamak üzere 3 futbol sezonu için anlaşmaya varılmıştır. Buna göre, futbolcunun eski kulübüne (Juventus) 3.750.000 EUR bonservis bedeli ödenecektir.  Futbolcuya ise, 2013-2014, 2014-2015 ve 2015-2016 sezonlarının herbiri için 3.100.000 EUR sabit transfer ücreti ve 25.000 EUR maç başı ücreti ödenecektir.

Galatasaray 2013-14 Sezonu Formaları

Galatasaray merakla beklenen 3.Formasını da görücüye çıkardıGalatasaray'ın yeni sezon formaları , Nike'nin düşük çevresel etkiyle spor malzemesi üretme sözü doğrultusunda , devrim yaratan geri dönüştürülmüş polyester kumaşından üretilmeye devam edecek. Her bir forma ve şort,ortalama 13 geri dönüşümlü plastik şişeden üretiliyor.

2013-2014 Sezonu Fikstürü

                            
                                   2013-2014 Spor Toto Süper Lig Galatasaray Fikstürü

Zoran Planinic

12 Eylül 1982 günü Bosna-Hersek'in Mostar şehrinde doğan Hırvat kökenli basketbolcu Zoran Planinic basketbol kariyerine 1999 yılında Hırvatistan'ın Benston Zagreb takımında başladı.Burdan Hırvatistan'ın kökü takımlarından Cibona Zagreb'e transfer olan Planinic burda 2001 yılında Hırvatistan Ligi'nin MVP'si seçilerek Avrupa'da ki yıldız adayları arasına kendini iyice sokmuştu ve Cibona'da ki performansı ile de 2003 yılında NBA draftında 22.sıradan eski adıyla New Jersey Nets'e-Şimdi Brooklyn Nets- gitti.

Erman Kılıç

20 Eylül 1983 yılında Erzincan'da doğan Erman Kılıç küçük yaşlarda babasının işlerinden dolayı İzmir'e taşınmak zorunda kalmış ve 1999 yılında ilk defa burada Bergamaspor alt yapısında futbola başlamıştır.Alt yapıda 1 sezon geçirdikten sonra A takıma alınan Erman Kılıç  profesyonel kariyerine Yeni Milasspor karşısında maçın son dakikalarında oynuna girerek başlamış oldu.

19.ŞAMPİYONLUĞUMUZUN GAZETELERDEKİ YANSIMASI

ŞİMDİ ONLAR DÜŞÜNSÜN

Hafta içi çok önemli bir maça çıkacak olan Galatasaray’ın bu maç öncesi nispeten yedek bir kadroyla çıkması bekleniyordu,ama Terim bunun aksini yaptı milli maçtan sakat dönen Sneijder dahil tüm as oyuncularıyla çıktı İBB karşısında.İBB ise en skorer oyuncusu Holmen’in olmayışının da etkisiyle hayli defansif ve geriye yaslı bir oyun planıyla çıktı sahaya.Milli maç önceside ki 2-3 maçta forma girdiğinin işaretini veren Galatasaray bu maçta da başlangıcı çok iyi yaptı.Geri ve yan pas yapmadı ve isabetli paslarla ileri doğru oynadı.Serhat’ın baskısı altında hücum varyasyonlarına katılamayan Selçuk’un yerini Sneijder ve Hamit paslarıyla doldurdu.Ayrıca bu ilkiliye oyun kurma konusunda geride ki –belki de türkiyenin en iyi bileklere sahip 2 stoperi-semih ve dany ikilisi yardımcı oldu.

Ne Mutlu Galatasaraylıyım Diyene !

Açıkcası kaç zamandır yazı yazmak için şu anı beklemiştim.Bugüne gelmeden önce 3 haftasına gitmek istiyorum.Sevgili basınımız Schalke’yi adeta Almanya’nın orta halli takımlarından biri olarak gösterip maçın favorisinin Galatasaray olduğunu  ısrarla söylerek maç öncesi çok kolay bir tur havası yarattı.Lakin işin aslı öyle değildi Huntelaar,Farfan,Drexler gibi çok iyi hücum oyuncularına sahip olan Schalke Avrupa’nın en iyi takımlarından biriydi. Zaten bunu da Arena’daki maçta Schalke çok sert bir şekilde yüzümüze vurdu.

Çeyrek Final Yolu

Schalke maçı öncesi Selçuk İnan,Emmanuel Eboue,Emre Çolak,Tomas Ujfalusi ve Nordin Amrabat özel açıklamalarda bulundu.

Sosyal Medya'da Sneijder ve Drogba Yankıları

                 Sanırım şu iki caps herşeyi açıklamaya yeter diye düşünüyoruz. :)

İşte Galatasaray !

Geçen haftaki Kasımpaşa mağlubiyeti ile sıkıntılı bir haftaya başlaması düşünülen Galatasaray’da Terim-Aysal barışması ve Sneijder transferi ile beklenenin aksi oldu son derece pozitif bir hafta geçirdi.

Maçtan önce iki takımda da çıkan ilk 11 ler şaşırttı taraftarları.BJK ligde sadece 45 dk oynattığı Mehmet Akgün’ü sağ beke alırken Holosko’yu forvet yapmıştı.Oğuzhan’ıda oynatmayarak bir başka sürprize daha imza atmıştı Samet Aybaba.Galatasaray’da ise beklentilerin aksine Burak Yılmaz yedek kulübesindeydi.Bana göre bu hamledeki amaç şuydu.Galatasaray’da bir sistem değişikliği var bu bir gerçek.Kısa bir şekilde bu durumu özetlersek,geçen sene R.Madrid’e benzeyen sistemde oynayan takım bu sene sistemi Barcelona’ya benzer bir hale sokmak istiyor.Ancak bu iki oyunun ortak noktası ileride başlayan pres.Bu preside bizde başlatacak olan isim ise Elmander.Elmander hücumda forvet savunmada orta saha oynayabildiği için takım direncinde büyük bir artıya sebep oluyor.Bu sistem Burak’la çok iyi bir şekilde yürümediği için onu yedek tutmuş olabilir hoca.Tabi Umut’un yerine oynayabilirdi Burak ama hoca maçın başında rakibi boğmak istediği için Umut’u  tercih etti.